tarih:
akneli cilt
cilt maskesi
maske
maya maskesi
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Herkese yeniden merhaba :)
Bugün çok eğlenceli, dolu dolu bir gün oldu benim için. Birbirinden tatlı blogger arkadaşlarımla hem yedik içtik hem sohbet ettik hem de üçüncü dalga kahve neymiş, nasıl olurmuş onu deneyimledik.
Detayları snapchatten ve instagramdan sizinle paylaştım ama daha da ayrıntılı bir şekilde burada yazmak istedim. Çünkü sohbeti hoş, kendi kültürlü, alanında bilgili ve en iyisini yapmaya çalışan çok değerli insanlarla tanışmış oldum bu etkinlikte. Kim bu Arzum'un düşünce dünyasında yer eden güzel insanlar ? En başta, bizi muhteşem bir misafirperverlikle ağırlayan Ankara Eskişehir yolundaki Tepe Prime Arabica Coffee House'un sahibi Sertaç Yalçın :)
O çok değerli bilgileriyle öyle güzel donattı ki bizi hangi birini buraya aktarsam bilemiyorum. Umarım yazımın devamında yazacağım şeyler sizi, beni Sertaç beyin bilgilendirdiği kadar bilgilendirir :)
Şöyle başlayalım Arabica sohbetimize; her yerde ararsın ararsın, yeni açılan tüm kahve evlerine gidersin, ama asla aradığın tadı bulamazsın ya hani, benimkisi de işte öyle bir şey idi. Gene aynı tatları, aynı içerikleri bekliyordum önüme gelecek şeylerden. Amma velakin, sevgili 'Funky Monkey' sayesinde tüm bu ön yargım birdenbire ters yüz oldu. Hayatımda belki de ilk defa, 'Saraylı'dan sonra beni bu kadar şok eden bir kahve içmiştim. Sonu hiç gelmesin istedim. Eğer ki tatlı sert olsun diyenlerdenseniz, çikolata, muz, karamel, espresso ve kıvamlı sütün bu muhteşem uyumunu bir deneyin derim.
Yanına da 'Marlenka' veya 'çam fıstıklı limonlu turta' çektiniz mi değmesinler keyfinize :)
Arabica'nın bütün felsefesi 'en iyi, en kaliteli, en güzeli sunmak' üzerinden yürüyor. Bu nedenle de, sadece müşteri odaklı bir yapısı yok. Aynı zamanda menüsünü de daha nasıl iyileştirebiliriz diyerek tek düze bir sistem içinde ilerlemiyorlar. Üçüncü dalga kahve akımı sayesinde,iyi kahve çekirdeğini iyi su kullanarak en iyi makinelerde demleyen muhteşem bir ekip; önünüze asla, isim vermek istemediğim diğer markalardaki gibi yüzlerce kez baskılanmış veya aylar öncesinden işlenmiş 7-8 ay sonrasında size sunulmuş kahve çekirdeklerinden üretilen kahveler gelmiyor burada; tamamen kendi işledikleri kahveleri kendi sunumları ile sunuyorlar size.
Tatlılara gelecek olursak. Sertaç bey bizzat deneyimleyip özel olarak seçtiği farklı ülkelere ait tatlıları sunuyor sizlere. Mesela 'Marlenka'. Hayatımda ilk defa yediğim, Çek Cumhuriyeti'ne ait bir tatlı. İçinde bal, ceviz, karamel ve tarçın var; sıcak olarak sunuluyor. Soğuk yerseniz pek tat alamayabilirsiniz. Kahvenizin yanında, klasikleşmiş 'profiterol, sufle, çikolata, cheesecake' vb. pek çok tatlıdan farklı olarak kesinlikle deneyin dediğim bir güzellik.
Bindi marka, Türkiye'de bildiğim kadarıyla bir tek Arabica'da bulunan, çam fıstıklı limonlu turtaya gelecek olursak... Sanırım benim için en vazgeçilmez bu tatlı olacak. Şekersiz ve sert bir kahvenin yanına en çok yakışacak ve onu yumuşacık bir içecek haline getirecek, şekeri bol bir tatlı.
Bütün menü, abartısız fiyatları ve bekletilmemiş, taze kavrulmuş (snapchatte de gösterdiğim optik kahve kavurucu makine ile) kahveler, sandviçler, tatlılar ve hatta çayları ile beni benden aldı. Burada hepsini yazamıyorum; zaten merak eden gider ve dener. Hatta bir selam da benden söyler o çok değerli, güler yüzlü insanlara :)
Tabi ki birtanecik güzel insan @ankaraetkinlik Ayşegül'ü, @oburcan Ayberk bey ve çok mu çok tatlı eşi @ebruyorum 'u, benim biraz geç katılma sebebim ile çok fazla kişiye yetişemesem de tanışmış olduğum birbirinden güzel insanları, şimdiden canım olan, kafa dengim dediğim bal kız @hilalsblog Hilal'i de unutmuyorum. Hepsi birbirinden değerli ve zarifler. Bu yazıyı okuyup, sayfalarına bir göz atmazsanız çok şey kaçırırsınız benden söylemesi. Kesinlikle reklam kokan değil, sevgi kokan bir tavsiyedir bu.
Deneyimleyen herkesin yorumunu bekliyorum o halde :)
Yorumlar
Yorum Gönder